Kılıçdaroğlu Doktrini – 1

“Zulüm ile abat olanın, akıbeti berbat olur.”
Yunus Emre

Oysa şu üç günlük dünyada kimsenin kimseye zulüm etmeden yaşadığı bir hayatı kurmak çok da zor olmasa gerek… “Kılıçdaroğlu Doktrini”ni en derinlemesine ele alan CHP İstanbul Milletvekilinin adının da Yunus Emre olması kuşkusuz tarihin bir cilvesi değil. Belli ki ailesi o daha dünyaya gözlerini açmadan güzel ahlaklı, iyi huylu, içinde insan sevgisi barındıran biri olmasını umut ederek ona bu ismi koymuş olmalı.
*
Kılıçdaroğlu Doktrini, 2017 referandumunun ardından ortaya atılan ve Yunus Emre’nin söylemiyle “Erdoğanizm gibi bir tek adam sultasına karşı ortak aklı, Erdoğan iktidarının sultanlık özentisi yönetimine karşı halkın ortak çıkarlarını savunan bir politik yol haritası olarak” tanımlanabilir. (1)
*
Özellikle 2019 Yerel Seçimlerinde, Cumhuriyet Halk Partisi’nin omurgasını oluşturduğu Millet İttifakının büyük başarısı ile taçlanmış olan Kılıçdaroğlu Doktrini, o tarihten sonra daha da ilgi gördü. Seçim öncesinde canlı yayında Buket Aydın’ın sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu’nun büyükşehir belediyelerinin ismini tek tek sayarak buraları alacağını söylemesi üzerine Aydın bu iddiaya kahkaha atarak yanıt vermişti. Başarının nasıl geldiğine dair kapsamlı bir Kılıçdaroğlu Doktrini analizi için Yıldırım Kaya’nın kaleme aldığı yazıyı okumanızı salık veririm. (2) Yine Nergis Demirkaya’nın Gazete Duvar’da çıkan yazısı da durumu sade ve net biçimde özetliyor. (3)
*
Erdoğanizm’i ideolojik hat olarak savunan “düşünce kuruluşu” olarak da bilinen (Ruşen Çakır’ın da ‘pratiğin teorisini yapıyorlar’ diye tanımladığı) SETA’da Baki Laleoğlu’nun kaleme aldığı bir yazı karşı taraftan işin nasıl göründüğünü de gözler önüne seriyor. (4) Laleoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye’nin ikinci yüzyılına damga vurmasını amaçladığı son Kurultayını hedef tahtasına alıyor.
*
CHP içerisinde demokrasi olmadığından yakınarak giriş yapan Laleoğlu’nun, Adalet ve Kalkınma Partisi içerisinde demokrasi arayıp aramadığı merak konusu… Kılıçdaroğlu Doktrini’nin normal şartlarda 2023’te yapılması planlanan bir seçimde başarılı olamayacağı olasılığının çok yüksek olduğuna okuru inandırmak için çırpınan Laleoğlu, esasen konunun özüne dair pek laf etmiyor ve Erdoğanizm’in kesinlikle kazanacağını ısrarla ve yirmi yıllık iktidara dayandırarak tekrarlayıp duruyor…
*
Velev ki öyle… Son kamuoyu anketlerine bakarak sonucun böyle olmayacağını çok net görsek bile, tutun ki Erdoğan kıl payı farkla da olsa seçimi kazanarak Başkanlık rejimini sürdürmeye devam edecek… Gerçekten kazanmış mı olacak, yoksa günden güne büyüyen sorunlarla birlikte daha büyük bir yıkıma ve çöküşe mi koşuyor olacak? Bu da yanıtını bekleyen en temel soru olarak hâlihazırda ortada duruyor.
*
Şu üç günlük dünyada “iyi bir insan olabilmek için kötülüğe bayrak açabilecek herkesle dost olabilme” çabasını değersiz ve anlamsız görmek; “ne pahasına olursa olsun, elindeki tüm gücü kötücül ve harap edici sonuçlarla kullanarak iktidarı sürdürmeyi arzulamak” arasındaki fark “Kılıçdaroğlu Doktrini”ni de en iyi özetleyen ayrım noktası olsa gerek… Gayrısı, pudra şekerci çocuk, Burhan Kuzu, Aliye Uzun, Nükhet Hotar, Erkam Yıldırım ve yüzlercesi zaten… Belki de tartışmayı “Kılıçdaroğlu Doktrininde ne yok?” diye sürdürmek meselenin anlaşılması için daha mantıklı olabilir. Kılıçdaroğlu’nun dostları arasında yukarıdaki isimlerden hiçbiri yok mesela!
*
Önümüzdeki yazıda kötülüğün iktidarına karşı, iyiliğin kazanabilme umudu üzerinden devam edeceğiz. İnsanlık, umudu tarihin hiçbir döneminde elden bırakmadı çünkü.

1- https://www.karar.com/kilicdaroglu-doktrini-dikenlik-cetin-tasli-bir-sahadan-yuruyus-1612871

2- https://yildirimkaya40.blogspot.com/2019/04/kilicdaroglu-doktrini-yldrm-kaya-chp.html?spref=fb&fbclid=IwAR3gSVZA1n6rxa8sOAirorAbbWUfLO0PTdD6XlQQW35CIjJA2AfDTOYce10

3- https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2019/04/05/secimi-kilicdaroglu-doktrini-kazandi

4- https://www.setav.org/odak-chp-kurultayi-kilicdaroglu-ve-2023-stratejisi/